Şirket itibarı CEO’ların performansına dahil edilmeli

RepMan İtibar Araştırmaları Merkezi tarafından düzenlenen IV. Beyin Fırtınası toplantısı çıktılarında CEO ‘ların karne notunda itibar yönetimin olması gerektiği ortaya çıktı.

Bahçeşehir Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen toplantının teması; “şirketlerin itibar yönetimi süreçleri nasıl olmalı?” olarak belirlendi.

Şirketlerin, kurumsal iletişim, marka, finans yöneticileri ile sosyal bilimciler, araştırma şirketleri temsilcileri, medya köşe yazarları ve sivil toplum/meslek kuruluşlarından 35 katılımcı ile gerçekleşen toplantı 14 Mayıs 2016 tarihinde tam gün şeklinde yapıldı.

RepMan İtibar Araştırmaları Merkezi kurucusu ve Danışma Kurulu Üyesi Salim Kadıbeşegil’in moderasyonunda yapılan toplantıda itibarın şirketlerin en önemli sermayesi olduğu vurgulandı. Tüketici, yatırımcı, çalışan gibi paydaşları etkileyen İş sonuçlarının bire bir itibar yönetimi ile ilişkili olması nedeniyle, başta CEO’lar olmak üzere tüm yöneticilerin ana performans göstergelerinin içinde kurum itibarının yer alması gerektiği ifade edildi.

  • CEO ve tüm çalışanlara itibar APG (KPI) hedefi verilmesi
  • İtibar yönetimini, kurum kültürünün DNA’sı haline getirerek tüm çalışanların aynı bakış açısıyla kurumsal itibara bakmasının sağlanması…
  • Farklı paydaşlar için farklı mecraları kullanarak farklılaşan içerikler üretilmesi…Sadece iletişim değil etkileşim performansı içerisinde olunması
  • İtibar yönetiminin, kurumsal iletişim “koordinasyonunda” ve CEO liderliğinde, eğitim ve katılımcılıkla şirketin iş süreçlerine dahil edilmesi
  • İtibarla ilgili yapılacak tüm çalışmaların (politikalar, süreçler, kararlar, davranışlar) evrensel değerlerle ilişkilendirilmiş kurumsal değerlerle yönetilmesi
  • Şirketlerin itici güç olarak, örnek projeler üretmesi, liderlerin ise yeni rol modeller geliştirerek kötü örnekler üzerinde baskı oluşturması
  • Global etik anlayışın bir parçası olarak dünyaya duyarlı bir dünya vatandaşı olunması
  • Üniversitelerde ve eğitim kurumlarında itibar ve etikle ilgili eğitimlerin düzenlenmesi
  • Araştırma yapan kurumlarının itibarının sorgulanması
  • İtibar kriterlerinin yeniden tanımlanması ve ölçümlere daha fazla yatırım yapılması
  • Ulaşılabilir hedefler koyarak, şirket içerisinde motivasyonun yüksek tutulması
  • Yap-ölç değil, ölç-yap anlayışının yerleşmesi.. Yapılacak çalışmaları önce paydaşlara sorulması, sonra itibar yönetimine entegre edilmesi
  • Araştırma okur-yazarlığı konusunda eğitimler düzenlenmesi

 

İdeal yol haritası

Salim Kadıbeşegil, toplantının son bölümünün konu başlığı olan “İdeal Yol Haritası” üzerinde de katılımcıların katkılarını aldı. Kadıbeşegil itibar yönetiminde ideal yol haritası ile ilgili şu hususların altını çizdi;

İtibar yönetiminin omurgası «değerler» dir Değerlerin; evrensel, yerel ve bireysel karşılığı olması kurumsal değerler olarak tanımlanır. İtibarlı kurumlar kurumsal değerlerini; finans, insan kaynakları, satın alma, iletişim, reklam, yerel toplum ilişkileri, çevre, üretim gibi politikalarının içine taşıyarak içselleştirirler. Bu şirketlerin süreçleri, tanımlanmış olan bu politikaların içinden doğar. Her türlü karar bu anlayışın uzantısı olarak alınır. İtibarlı şirketler kararları alırken «bu karar, şirket itibarı için risk oluşturuyor mu?» sorusunu sorarlar . Performans, bu anlayışın çıktısı olan davranışların ölçümlenmesi özelinde gerçekleştirilir.”